Dede Korkut demiş ki: “Kötülere acımak, iyilere zulümdür. Zalimleri affetmek, mazlumlara zulmettir.”
İnsanın nasibini yılmadan, yorulmadan sabırla beklemesi ve onun için çaba sarfetmesi o nasibi tıpkı bir hazine gibi fevkalade güzelleştirir… Güzel olanı, kolay olanı herkes elde etmek ister; mesele çetin olana, alın teri ile ıslanan yollara revan olmak…
“Yanlış üslup doğru sözün celladıdır”der Şirazlı Sadi… Elhak böyledir… Güldüğünüzde akraba düştüğünüzde akbaba olanlar vardır, bunlar da insan özünün, insanlık onurunun kaypak cellatlarıdır… Bu tiplerle yol yürümek en başta yola ihanettir!
Herkesi kendi gibi sananların senaryosu bile gülme krizine sokacak kadar ciddiyetsiz!.. Yalanında bir ahlakı değeri vardır!.. Yalan makinesi gibi özel çalışan bir güruh var!. Yazık!…
Martin Luther King der ki: “En büyük trajedi, kötülerin zulmü değil, iyilerin bu zulme karşı sessiz kalmasıdır.”
Bazı insanların kolay kolay yıkılmamalarının sebebi güçlü olmaları değil, vicdanlarının rahat olmasıdır... Unutma, güçlü olanı yenebilirsin ama vicdanı rahat olanı asla...
Büyüklerimiz der ki, Münafığın alâmeti üçtür: “Konuşunca yalan söyler, söz verince sözünde durmaz, kendisine bir şey emanet edilince hıyanet eder.”
Elbet ilahi adalet er geç tecelli edecektir. O gün geldiğinde zalimler yaptığı zulmün cezasını çekeceklerdir. Gayret ettiğin her şeyin sonunu Allah’a bırak… Yeter ki kalpten olsun dua, derdin belini kırar…
Kalbinizin ısınmadığı insanlardan uzak durun. İyilik, iyidir... Eninde sonunda iyilik kazanacaktır… Öyle bir kapı açılacak ki, miladın olacak. Sonra dönüp diyeceksin ki; Allah’ım bu hayal ettiğimden daha güzel, sana sonsuz şükürler olsun.
Bu söze mest oldum; “İyi insan olun. İmam cenazenizde sorduğunda bize yalan söyletmeyin!” Ne acı tecellidir ki, En namuslu sözler, en namussuz insanların dilinde…
