Kadın Eli Değdi, Ağrı Dağı’nın Eteği Cennete Döndü.
Ağrı Dağı’nın eteklerinde, babası Abdülkadir Ardin’in satın aldığı araziyi kızı Nurcan Ardin ile birlikte işleten aile, kuraklığı yeşile dönüştüren bir başarı hikâyesine imza attı.
Başlangıçta beş meyve ağacıyla yola çıkan çift, bugün 11 farklı meyve türünün yetiştiği, ziyaretçilere açık bir bahçe oluşturdu.
Bahçede; Ağrı Dağı manzaralı havuz, bungalov evler, fotoğraf çekim alanları ve yürüyüş yolları bulunuyor. İşin günlük yönetimini ve turistik düzenlemeleri büyük ölçüde üstlenen Nurcan, toprakla uğraşmaktan ve gelen misafirlerle ilgilenmekten büyük keyif alıyor.
At biniciliğinde de ustalaşan Nurcan, besledikleri atlarla yaptığı gösterilerle bahçeye ayrı bir renk katıyor; ziyaretçiler için ata binme ve doğa deneyimi sunuyor. Erkek işlerine özgü görülen birçok işi başarıyla yürüten Nurcan, bölgedeki kadınlara ilham kaynağı oluyor.
Baba Abdülkadir Ardin, arazinin satın alınışını ve kızının katkısını şöyle anlattı:
“Bu araziyi satın aldım çünkü buranın bir umut olabileceğine inandım. Kızım Nurcan ile el ele verince gördüğünüz bu vahayı kurduk. O, işin omurgası; benimse en büyük gururum o.”
Nurcan Ardin, bahçenin işletilmesi ve yaptığı çalışmaları şu sözlerle özetledi:
“Babam arazinin sahibi, ama burada her gün işleri yürütmek, ağaçları sulamak, misafirlerle ilgilenmek benim sorumluluğum. Toprağı seviyoruz, emeğimizle burayı yaşanır kıldık. Ağrı Dağı manzarasıyla çalışmak ayrı bir armağan.”
Babası tarafından satın alınan arazinin, kızıyla birlikte işletilmesi; üretim, turizm ve aile emeğinin birleştiği örnek bir model sunuyor. Bu vaha, hem yöre halkına ekonomik katkı sağlıyor hem de ziyaretçilere unutulmaz bir doğa deneyimi sunuyor.
